Söylem ve Hegemonya Teorisi

Söylem ve Hegemonya Teorisi: Laclau ve Mouffe

Bu çevre, siyasetin temelinin ekonomi değil, kimlik, çatışma ve dil/söylem olduğunu savunarak, Marksizmi Post-Yapısalcılık ve dil felsefesiyle birleştirir.

1. Temel Tez: Söylemin Kuruculuğu (Discourse as Constitutive)

Laclau ve Mouffe için sosyal gerçeklik, nesnel ekonomik yasalar tarafından değil, söylemler (discourses) tarafından kurulur.

  • Tanım: Söylem, sadece konuşma veya yazı değil; dünyayı anlamlandıran, belirli anlamları ve kimlikleri mümkün kılan, toplumsal ilişkilerin kendisini kuran bir anlamlandırma sistemidir.
  • İktidar ve Söylem: İktidar, bir söylemin diğerlerine baskın gelerek hegemonya kurmasıyla elde edilir. Bu, bir grubun kendi anlamlandırma biçimini (örneğin "neoliberalizmin mantığı," "halkın iradesi") evrensel olarak kabul ettirmesidir.
  • Sınıfın Reddi: Toplumsal çatışma, tek bir ontolojik temele (proletarya/burjuvazi) indirgenemez. Çatışma, farklılıklar (cinsiyet, ırk, kimlik, çevre) etrafında kurulur.

2. Hegemonya ve Eşdeğerlik Zincirleri (Chains of Equivalence)

Teorinin siyasi eylem için en önemli aracı, hegemonya kavramının yeniden tanımlanmasıdır.

  • Hegemonya: Egemen bir grubun, kendi özel çıkarlarını ve taleplerini tüm toplumun evrensel çıkarları olarak sunma başarısıdır. Bu asla kalıcı değildir, sürekli müzakere ve mücadele gerektirir.
  • Eşdeğerlik Zincirleri: Siyaset, dağınık ve farklı talepleri (örneğin: daha iyi maaş, temiz hava, ırk ayrımcılığına son) tek bir ortak düşman veya tek bir ortak bayrak altında birleştiren söylemsel bir zincir kurma sanatıdır.
    • Örnek: Bir popülist hareket, farklı hoşnutsuzlukları (işsizlik, göçmenlik endişesi, elit nefreti) bir araya getirerek, tüm bu sorunların tek bir ortak kaynağı olduğunu (örneğin "yozlaşmış elitler") iddia eder ve böylece bir "halk" (the people) kimliği inşa eder. Bu zincir, hegemonik bir siyasi alan yaratır.

3. Popülizm ve Radikal Demokrasi

Laclau ve Mouffe, popülizme geleneksel Marksist eleştirilerden farklı yaklaşır ve Radikal Demokrasi vizyonunu savunur.

  • Popülizmin Nötralizasyonu: Popülizm, ne iyi ne de kötü bir şeydir; sadece siyasetin ontolojik bir biçimidir. Siyasetin kendisi, dağınık talepleri bir araya getirme (popülizm) çabasıdır. Önemli olan, hangi taleplerin (sağcı mı solcu mu) hegemonyayı kurduğudur.
  • Radikal ve Çoğulcu Demokrasi: Hedefleri, toplumdaki tüm farklılıkların (cinsiyet, etnisite, sınıf, cinsel yönelim) var olduğu, ancak bu farklılıkların birbirleriyle sürekli mücadele ettiği, genişletilmiş bir demokratik alan yaratmaktır. Bu, çatışmanın (agonism) yok edildiği bir uzlaşma toplumu değil, yapısal çatışmanın kabul edildiği bir demokrasidir.

4. Marksizmden Kopuşun Sınırları

Bu teori, üretim araçlarına ve ekonomi politiğe odaklanmayı bırakarak kültürel üstyapıya odaklanmıştır. Bu nedenle, bazı eleştirmenler tarafından Marksist özünü yitirmekle suçlanır.

  • Laclau ve Mouffe'a göre ise, Marksizmin temel hedefi (sömürüden ve tahakkümden kurtuluş) korunmuştur; sadece bu tahakkümün mekanizması, sınıf yerine söylem ve kimlik olarak yeniden formüle edilmiştir.

Kilit Yapıtlar:

  • Hegemony and Socialist Strategy: Towards a Radical Democratic Politics (Hegemonya ve Sosyalist Strateji: Radikal Demokratik Bir Politikaya Doğru) (1985): Bu ekolün kurucu metni.
  • On Populist Reason (Popülist Akıl Üzerine) (2005, Laclau): Popülizmin siyasetin temel mantığı olduğunu savunan kilit eser.
  • The Return of the Political (Politiğin Dönüşü) (1993, Mouffe): Siyasetin özünde çatışma olduğunu ve bunun kabul edilmesi gerektiğini savunan eser.

 

1. Söylem (Discourse) ve Toplumsalın Kurucu Yapısı

Laclau ve Mouffe için, toplumsal olanın kendisi, ekonomik bir alt yapı tarafından değil, söylemsel ilişkiler tarafından kurulur ve belirlenir. Bu, Marksist sınıf indirgemeciliğinden kesin bir kopuştur.


2. Hegemonya ve Eşdeğerlik Zincirleri

Hegemonya, farklı taleplerin (ekonomik, kültürel, çevresel) nasıl bir araya getirilip ortak bir mücadele cephesi oluşturduğunu açıklar.

3. Radikal ve Çoğulcu Demokrasi (Agonizm)

Bu teori, liberal demokrasinin uzlaşma arayışını eleştirir ve çatışmanın önemini vurgular. Mouffe bu alanda özellikle güçlüdür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder