Şeyla Benhabib,
İstanbul doğumludur. Yale ve New Haven Üniversiteleri'nde çalışarak
doktorasını 1977'de tamamladı. ABD Yale Üniversitesi'nde profesördür. Siyaset
bilimi ve felsefesi alanında çalışmaktadır. Önemli eserleri: Situating
the Self: Gender, Community and Postmodernism in Contemporary Ethics
(1992), The Reluctant Modernism of Hannah Arendt (1996), Feminist
Contentions: A Philosaphical Exchange (J. Butler, N. Fraser ve D.
Cornell'le birlikte, 2002), The Claims of Culture. Equality and Diversity
in the Global Era (2002), The Rights of Others. Aliens, Citizens and
Residents (2004).
Eleştirel teori,
toplum ve politika felsefesi üzerinde yoğunlaşmış, 1950 doğumlu, çağdaş ahlak
filozofu.
Temelde eleştirel
teorinin normatif temellerinin yeni baştan inşası işiyle meşgul olan
Benhabib, Marcuse, Horkheimer ve Adorno’nun eleştirel
teorisinin kendisini Hegel ve Marx’taki problematik
düşüncelerden yeterince ayıramadığı düşüncesinde olmuştur. O, bundan dolayı,
projesine model olarak Habermas’ın iletişim etiğini alır.
Bununla birlikte,
Benhabib Habermas’ın pratik söylem teorisindeki Kantçı
evrenselleştirilebilirlik anlayışına da ciddi eleştiriler yönelttiği için,
alternatif bir iletişim etiği anlayışı geliştirir. Söz konusu etik ise, bir
cemaatin üyelerinin, dostluk, alaka ve dayanışmayı bir araya getiren bir
normlar sistemi üzerine inşa edilmiş somut ilişkilerine dayanır.
Feminist düşünür
yönüyle geleneksel ahlak teorisine yeni baştan değer biçmek gerektiğini
söyleyen Benhabib bir yandan da, bir alaka etiği anlamında bağlamsal ahlaki
yargı modeliyle evrensellik talebini birleştiren bir normatif etiğin
aciliyetine dikkat çeker.
Ahmet
Cevizci-Paradigma Felsefe Sözlüğü-Paradigma Yayınları
|
Eleştiri, Norm ve Ütopya
Siyaset bilimi ve felsefesinde temel eser statüsü kazanmış bir kitap olan Eleştiri, Norm ve Ütopya, “Eleştirel Teori”yi (Frankfurt Okulu) sosyal teori içerisinde temellendirirken, bu geleneğin bir düşünme biçimi ve teorik yapı olarak özgünlüğünü vurgulama amacını da taşıyor. Seyla Benhabib, Kant, Hegel ve Marx aracılığıyla “eleştiri” kavramının kökenlerini sergilerken, bu kökenlerin antropolojik, etik ve sosyolojik sonuçlarını, Eleştirel Teori’nin ön-tarihi olarak okumaya izin veren oldukça geniş bir zeminde değerlendiriyor. Böylece, Eleştirel Teori’nin normatif temellerini bu zemin üzerinde yeniden kurmaya girişiyor. Kitap “araçsal aklın eleştirisiyle”, Kant, Hegel ve Marx’ı içeren klasik gelenek içerisinde korunan eleştiri kavramının, Frankfurt Okulu’nun teorik girişimiyle nasıl dönüştürüldüğünü de göstermeyi hedefliyor. Benhabib birçok yorumcunun aksine, Horkheimer ve Adorno’nun felsefî ve düşünsel radikalizminin Habermascı bir iletişimsel eylem ve etik programı içerisinde, üstelik “özne felsefesinin” açmazlarını da ortadan kaldırarak uzlaştırılabileceğini düşünmektedir. Eleştiri, Norm ve Ütopya, hem Eleştirel Teori’nin başat temaları konusunda genel bir giriş hem de özel bir eleştirel düşünce tarihi olarak okunabilecek bir içeriğe sahiptir. Ayrıca Eleştirel Teorinin modernlik projesiyle ilişkisini de bu içerikten türetmek mümkün olabilecektir. Kitap, Benhabib’in birçok disipline yayılan eleştirel ilgisinin anlaşılması konusunda da önemli ipuçları sunmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder