Evan Thompson, çağdaş zihin felsefesinin en önemli ve disiplinler arası çalışan isimlerinden biridir. Onun çalışmaları, özellikle bilişsel bilim, fenomenoloji, biyoloji ve Budist felsefesi arasında bir köprü kurar.
Biyografi
Doğum Yılı: 1962
Eğitimi
Lisans: Amherst College (Asya Çalışmaları),
Doktora: Toronto Üniversitesi (Felsefe)
Akademik Kariyeri Uzun yıllar Toronto
Üniversitesi'nde Felsefe Profesörlüğü yaptı. Halen British Columbia
Üniversitesi'nde Felsefe Profesörüdür.
Önemli İşbirlikleri :Nörobilimci Francisco Varela ve
psikolog Eleanor Rosch ile birlikte "Bedenlenmiş Zihin" (The Embodied
Mind) kavramını kuran üç kişiden biridir.
Özel Alanı: Zihin Felsefesi, Bilişsel Bilim,
Fenomenoloji, Budist Felsefesi, Nörofenomenoloji.
Temel Yapıtları (Seçme Kitaplar)
Thompson'ın eserleri, Batı felsefesi ile Doğu felsefesini, özellikle de bilimsel disiplinlerle birleştirme çabasıyla öne çıkar.
Temel Görüş ve Kavramları
Thompson'ın görüşleri, bilişsel bilimdeki geleneksel
temsilci (representational) ve nörosantrik (beyin merkezli) yaklaşımlara
karşı geliştirilmiştir.
1. Yaşam-Zihin Sürekliliği (Life-Mind Continuity)
- Görüş:
Zihin ve bilinç, yaşamın kendisinden ayrı, gizemli fenomenler değildir.
Zihin, biyolojik yaşamın kendi kendini organize etme (autopoiesis)
prensiplerinin daha gelişmiş bir formudur.
- Anlamı:
En basit canlı organizmalar bile, çevreleriyle etkileşim kurarak bir anlam
(sense-making) yaratır ve kendi sınırlarını korur. Thompson, bilişin bu
temel "anlam yaratma" yeteneğinden doğduğunu savunarak, açıklayıcı
uçurumu (explanatory gap) kapatmaya çalışır.
2. Etkin (Enactive) Biliş (4E Cognition'ın parçası)
- Görüş:
Biliş, beynin içindeki temsiller veya hesaplamalar değil, organizma ile
çevresi arasındaki sürekli eylem döngüsüdür. Zihin, dış dünyayı
pasifçe "temsil etmez," aksine bedensel eylem yoluyla dünyayı etkin
bir şekilde "ortaya çıkarır" (enacts).
- Sonuç:
Zihin, kafatasına hapsolmuş değildir; bedenlenmiş (Embodied), çevreye
gömülü (Embedded), çevreye uzanmış (Extended) ve etkin (Enacted) bir
süreçtir (4E Biliş).
3. Nörofenomenoloji
- Görüş:
Zihin felsefesi ve nörobilimin ilerlemesi için, birinci şahıs deneyimi
(fenomenoloji) ile üçüncü şahıs bilimsel gözlemlerin (nörobilim)
metodolojik olarak birleştirilmesi gerekir.
- Anlamı:
Öznelliği (iç deneyimi) bilimden dışlamak yerine, disiplinli öznel
gözlem teknikleri (meditasyon gibi) kullanılarak, nöral korelasyonları
daha iyi anlamayı hedefler.
4. Benlik Bir Süreçtir (The Self as a Process)
- Görüş:
Budist felsefesinden etkilenerek, benliğin kalıcı, değişmez bir
"şey" (substance) değil, uyanıklık, rüya ve uyku durumlarında
sürekli yeniden inşa edilen ve değişen bir deneyimsel süreç olduğunu
ileri sürer.
- Eleştiri: Nöro-nihilizme (benliğin bir yanılsama olduğu görüşü) sempati duysa da, benliği tamamen bir yanılsama olarak değil, sürekli yapılandırılan gerçek bir süreç olarak tanımlar.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder