Otoriterizm ve Yeni Faşizm Eleştirisi
İtalyan kökenli İngiliz teorisyen Alberto Toscano,
Eleştirel Teori ve Marksist felsefeyi, güncel siyasi patolojilere (özellikle
otoriterlik ve ırkçılık) uygulamasıyla tanınır.
- Özgünlük:
Toscano, Alain Badiou gibi çağdaş filozoflardan ve klasik Marksist
politik teoriden yararlanarak, kapitalizmin krizleri ile popülist
otoriterizmin yükselişi arasındaki ilişkiyi inceler.
- Temel
Tez: Faşizm ve Irkçılığın Yapısal Kökleri:
- Toscano,
faşizmin sadece tarihsel bir olay veya bir ideolojik sapma olmadığını;
aksine, kapitalist kriz anlarında ortaya çıkan sürekli bir siyasi
olasılık olduğunu savunur.
- Fanaticism:
On the Uses of an Idea (Fanatizm: Bir Fikrin Kullanımları
Üzerine) adlı eserinde, fanatizmin çoğu zaman toplumsal bir
yabancılaşma ve siyasal eylemsizlik krizinin ürünü olduğunu
gösterir. Irkçılık ve yabancı düşmanlığı, kapitalizmin yarattığı
güvensizlik ve rekabetin çarpık bir yansımasıdır.
- Kilit
Yapıtı: Cartographies of the Absolute (Mutlakın
Haritaları) (Jeff Kinkle ile): Kapitalizmin soyut finansal
akışlarının, kültürel ve coğrafi mekânlarda nasıl somutlandığını araştıran
bir çalışma.
- Katkısı:
Toscano, Post-Marksizmin kültürel ve siyasi eleştirisini, otoriterlik
ve ırkçılık gibi acil güncel tehditlere keskin bir şekilde
yönlendirerek, sol politikalar için güçlü bir teorik uyarı işlevi görür.
Cartographies of the Absolute Açılımı ve Temel Tezleri
Kitap, adından yola çıkarak iki ana kavramı birleştirir:
1. Mutlak (The Absolute) Nedir?
Kitapta "Mutlak", genellikle ilahi veya felsefi bir kategori olarak mutlak olanın, yani temsile meydan okuyan, sonsuz ve kapsanamaz olanın, kapitalist küreselleşme bağlamında yeniden yorumlanmasıdır. Bu mutlak:
- Kapitalizmin Toplumsal Bütünlüğü: Kapitalizmin, finansal akışları, tedarik zincirleri ve üretim ilişkileri aracılığıyla toplumsal yaşamın her alanını kendi yasalarına tabi kılan toplumsal bir bütünleşme (totalization) süreci olarak görülmesidir.
- Soyutlama: Günümüz kapitalizminin soyut finansal akışlara ve görünmez enformasyon teknolojilerine dayanması, onu sıradan algıdan ve temsilden uzaklaştırır. Bu soyutluk, Mutlak'ın modern biçimidir.
2. Haritalama (Cartographies) Sorunsalı Nedir?
Yazarlar, bu soyut Mutlak karşısında, sol eleştirinin temel sorusunu sorarlar: Sermaye görülebilir mi? Bu sorunun yarattığı krize "temsil krizi" adını verirler.
- Bilişsel Haritalama (Cognitive Mapping): Kitap, Fredric Jameson'ın öncü çalışması olan bilişsel haritalama kavramını yeniden canlandırır. Bilişsel haritalama, bireylerin kendi yerlerini ve eylemlerini, küresel kapitalist sistemin muazzam bütünü içinde anlamlandırma çabasıdır.
- İmkânsız Görev: Kitap, kapitalizmin mekansal ve zamansal olarak yayılımının o kadar karmaşık olduğunu kabul eder ki, onu tek bir haritaya veya anlatıya sığdırmak mantıksal olarak imkânsızdır. Ancak, siyasi eylem için bu "Mutlak"ın haritasını çıkarmaya çalışmak kaçınılmaz bir görevdir.
3. Kültürel Analiz: Estetik ve Ekonomi
Toscano ve Kinkle, soyut olanın haritasını çıkarma çabasını, sanat, edebiyat, mimari ve sinema gibi kültürel pratikler üzerinden incelerler. Onlara göre, bu kültürel eserler, kapitalizmin estetiğini ve ekonominin görselleştirilmesi için verilen mücadeleyi yansıtır:
- Görsel Kanıt Arayışı: Eserde incelenen sanatçılar ve filmler (örneğin Allan Sekula ve Haroun Farocki gibi), sermayenin mantığını ve mekansal somutlaşmasını ortaya koyan yeni görsel ve anlatısal önermeler üretirler.
- Somutlama (Concretization): Kitap, soyut finansal akışların, kentsel coğrafya, mühendislik projeleri ve kriz anları gibi somut mekânlarda ve olaylarda nasıl cisimleştiğini gösterir. Örneğin, bir metropolün gökdelenleri, en soyut finansal gücün coğrafi bir somutlaşmasıdır.
4. Sonuç: Muhalif Bütünleştirme Pratiği
Cartographies of the Absolute, kapitalizmin aşırı karmaşıklığının onu "insan kavrayışının ötesinde" kıldığı yönündeki yaygın ve sakinleştirici (quietistic) formülleri reddeder.
- Yazarlar, bu durağanlığa karşı Marksist eleştirel gelenekten yararlanarak muhalif bir bütünleştirme (dissident totalization) pratiği geliştirirler. Bu pratik, dünyayı bütün olarak okumayı öğrenmek ve sermayenin sınırlarını siyasi olarak aşmak için gerekli olan diyalektik okuma modunu savunur.
Özetle, Cartographies of the Absolute, günümüz küresel kapitalizminin soyut tahakkümünü anlamak, haritalamak ve nihayetinde ona karşı mücadele etmek isteyenler için kültürel analiz ile radikal Marksist teoriyi birleştiren zorlu ama ufuk açıcı bir çalışmadır.
- Başlıca
eserleri:
- Theatre
of Production: Philosophy and Individuation between Kant and Deleuze
(2006)
- Fanaticism:
On the Uses of an Idea (2010, Türkçesi Metis’ten çıktı)
- Cartographies of the Absolute (Jeff Kinkle ile, 2015) → kapitalizm, temsil ve mekân üzerine.
- İsyan Zamanlarında Felsefe (çeşitli metinler, Türkçede 2014).
Alberto Toscano’nun Fanatizm: Bir Fikrin Kullanımları
Üzerine (2009, Türkçe 2013 Metis) kitabı, modern siyaset felsefesinde çok
tartışmalı bir kavramı –“fanatizm”– yeniden düşünmeye açıyor. Toscano, bu
kavramın tarihsel ve ideolojik işlevlerini çözümleyerek, aslında “fanatik” diye
dışlanan siyasal tutumların modern özgürleşme siyasetleriyle nasıl iç içe
geçtiğini gösteriyor.
📖 Kavramsal Yapı
1. Fanatizm Kavramının Yükü
- “Fanatik”
sıfatı, modern siyasal dilde en ağır yaftalardan biri: uzlaşmaz, akıldışı,
şiddete eğilimli.
- Toscano,
bu olumsuz imajın kendisinin ideolojik bir işlev gördüğünü savunur:
- Radikal
eşitlikçi hareketler (kölelik karşıtlığı, devrimci hareketler, dini
reformlar) çoğu zaman “fanatik” diye damgalanmıştır.
- Böylece
egemen düzen, radikal siyaseti “akıldışı” ilan ederek dışlamıştır.
2. Tarihsel Katmanlar
Kitap, fanatizm kavramını farklı tarihsel bağlamlarda izler:
- Aydınlanma
ve Fanatizm → Aydınlanma düşünürleri için fanatizm, aklın düşmanıydı.
Toscano, bu karşıtlığın modern siyasal aklın sınırlarını nasıl çizdiğini
gösterir.
- Kölelik
Karşıtı Fanatizm → Abolisyonist hareketler, “fanatik” diye damgalandı.
Toscano, burada fanatizmin aslında eşitlikçi bir tutku olarak işlev
gördüğünü savunur.
- Din
ve Fanatizm → Hegel’den psikanalize kadar, “Doğu” ve “İslam” fanatizmi
klişeleri incelenir. Toscano, bu klişelerin Batı’nın kendi siyasal
şiddetini görünmez kıldığını vurgular.
- Soğuk
Savaş ve Siyasal Din → Fanatizm, bu dönemde “totaliterlik” ile
özdeşleştirilerek, radikal solun itibarsızlaştırılmasında kullanıldı.
3. Kavramsal Açılımlar
- Soyutlama
ve Evrensellik: Toscano’ya göre fanatizm, soyut bir eşitlik fikrine
sadakatten doğar. Bu sadakat, egemen düzen için tehditkâr görünür.
- Partizanlık
ve Hakikat: Fanatizm, yalnızca irrasyonel bir tutku değil, aynı
zamanda hakikate sadakat biçimi olabilir (Badiou ile yakınlık).
- Rasyonel
Siyaset ile Yakınlık: Toscano, fanatik siyaset ile “rasyonel” siyaset
arasında keskin bir kopuş olmadığını, aksine rahatsız edici bir yakınlık
bulunduğunu ileri sürer.
🌱 Yorum ve Açılım
- Toscano,
fanatizmi “akıldışı sapma” olarak değil, eşitlikçi siyasetin bir biçimi
olarak yeniden düşünmeye çağırıyor.
- Bu,
günümüzde “radikal demokrasi” ya da “devrimci siyaset” tartışmalarına
doğrudan bağlanıyor:
- Egemen
düzenin gözünde her radikal eşitlik talebi “fanatik”tir.
- Toscano,
bu damgalamayı tersine çevirerek, fanatizmin özgürleştirici potansiyelini
açığa çıkarıyor.
Sentez
- Köprü:
Toscano, Marx’ın ideoloji ve kapitalizm analizini Badiou ve Deleuze gibi
çağdaş felsefi çerçevelerle buluşturuyor.
- Kopuş:
Sınıf mücadelesi ve ekonomi-politik çözümleme yerine, “fanatizm”, “olay”,
“temsiliyet” gibi kavramlarla daha kültürel ve felsefi bir düzleme
kayıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder